Türkiye’nin Savunma Vizyonunun tartışıldığı konferansta Genelkurmay Eski İstihbarat Başkanı Emekli Korgeneral İsmail Hakkın Pekin, stratejik değerlendirmelerde bulundu.
Dünya güç dengelerinin hızla değiştiği bir dönemde, WTJ (Dünya Türk Yazarlar Birliği), TİNGADER (Tüm İnternet Gazeteciliği ve Gazeteciler Derneği) ile TYGD (Tarafsız Yerel Gazetecileri Derneği)’nin ortak organizasyonuyla düzenlenen çevrim içi konferansta, Genelkurmay Eski İstihbarat Başkanı Emekli Korgeneral İsmail Hakkın Pekin, Türkiye’nin savunma stratejileri, küresel güvenlik politikaları ve bölgesel gelişmelere dair önemli açıklamalarda bulundu. Programın moderatörlüğünü deneyimli gazeteci-yazar Müslüm Aktürk üstlendi.
Toplantı; medya temsilcileri, savunma analistleri, akademisyenler ve gazeteciler tarafından dikkatle takip edilirken, Türkiye’nin dış politika vizyonu, ulusal güvenlik konsepti ve savunma sanayisindeki dönüşüm geniş perspektifle ele alındı.
YENİ SAVAŞ DOKTRİNİ: GÜÇ DENGESİ ARTIK SAHADA DEĞİL, SİSTEMLERDE KURULUYOR
Konuşmasına küresel güç rekabetinin yeni boyutlarını anlatarak başlayan Pekin, günümüzün görünmeyen savaş yöntemlerine dikkat çekti:
“Artık devletler savaş ilan ederek değil, ekonomik baskılarla, enerji hatlarını kontrol ederek, bilgi alanını manipüle ederek üstünlük sağlıyor. Diplomasi, ekonomi, teknoloji ve savunma birbirini tamamlayan alanlar hâline geldi.”
Pekin’e göre deniz yolları, enerji koridorları ve jeopolitik su alanları, ülkeler için sadece stratejik değil, aynı zamanda ekonomik ve siyasi varlık alanı.
“Deniz çıkışlarınız yoksa dünya ile bağınız yoktur. İran’dan Basra Körfezi’ne, Akdeniz’den Karadeniz’e kadar tüm çıkış hatları bugün büyük güç mücadelesinin sahnesi.”
“TÜRKİYE GÜÇLÜ OLMAK ZORUNDA”
Konuşmanın en dikkat çeken bölümlerinden biri, Türkiye’nin güvenlik paradigması üzerineydi. Pekin’e göre Türkiye, coğrafi konumu gereği sürekli hedef ve bu nedenle hazırlıklı olmak zorunda:
“Tehditlere karşı önlem alamıyorsanız, güçlü olmanız mümkün değil. Ulusal güvenlik; askeri, diplomatik ve kültürel kapasitenin toplamıdır.”
SAVUNMA SANAYİİ: “BİZE TANK VERMEDİLER, BİZ KENDİMİZ YAPTIK”
Emekli Korgeneral Pekin, Türkiye'nin son yıllardaki savunma hamlelerini tarihi bir kırılma olarak nitelendirdi.
Özellikle İHA-SİHA teknolojilerinin Karabağ savaşında ve terörle mücadelede dönüştürücü rol oynadığını vurguladı:
“İnsansız hava araçları sahayı değiştirdi. Türkiye bu alanda dünyanın sayılı ülkelerinden biri hâline geldi. Bize tank vermediler ama biz kendi tankımızı ve sistemimizi ürettik. Bu irade devam ediyor.”
Em. Korgeneral savunma sanayisindeki yerli teknolojinin ilerleyişi, Türkiye’nin stratejik bağımsızlığının en önemli göstergesi olarak değerlendirildi.
F-35, ALTERNATİF PLATFORMLAR VE GELECEK PERSPEKTİFİ
Konferansta hava gücünün geleceği de masaya yatırıldı. Pekin, Türkiye’nin F-35 programına ilişkin yaşadığı süreçten sonra yeni stratejiler geliştirdiğini belirterek, “Türkiye zamanı geldiğinde kendi 6. nesil savaş uçağını yapacak kapasitededir. F-35 gelseydi dengeler değişirdi; gelmedi, fakat bu Türkiye’nin daha bağımsız bir savunma hattı kurmasına vesile oldu.” dedi.
Ayrıca İngiltere ve Katar’dan temin edilecek uçakların geçiş sürecine destek vereceğini ifade etti.
Konferansın interaktif kısmında katılımcılar tarafından yöneltilen sorular önemli başlıklar oluşturdu.
ASKERİ EĞİTİM VE YENİ ORDU MODELİ
“Terörle mücadelede eğitimsiz askerin sahaya sürülmesi şehit sayısını artırır. Eğitim süreleri, profesyonelleşme ve istihbarat yapısı güçlendirilmelidir.”
KÜRT DEVLETİ TARTIŞMALARI VE BARIŞ SÜRECİ
“Bu konu başıboş bırakılacak bir konu değil. Türkiye tüm diplomatik ve askeri tedbirleri alıyor. Başarı kaçınılmaz olacaktır.”
GÖÇMENLER VE İÇ GÜVENLİK
Katılımcılar, göç baskısı ve sosyal güvenlik konularına da dikkat çekti. Pekin, bu sürecin Türkiye’nin güvenlik stratejisinin önemli parçası olduğunu vurguladı.
ULUSLARARASI KONUM VE YENİ İTTİFAKLAR
Türkiye’nin NATO içindeki konumu ve bölgesel ittifaklar ele alınırken Pekin şu mesajı verdi:
“Türkiye büyük güç dengeleri arasında kendine alan açıyor. NATO içinde olmakla birlikte çok yönlü diplomasi yürütüyor. Yerel ve bölgesel ittifaklar artık küresel stratejinin parçasıdır.”
Pekin, Türkiye’nin Suriye, Irak ve Gazze sahalarında dengeli ve stratejik bir tutum izlediğini belirtti.
DİJİTAL GÜVENLİK VE VERİ HÂKİMİYETİ
Geleceğin savaş alanının veri dünyası olduğuna dikkat çeken Pekin, “Teknoloji sadece silah değil; bilgi, veri, yapay zekâ, uzay sistemleri güvenliğin yeni alanı. Veri sızdırmak, toplum algısını yönetmek, artık savaşın bir cephesi.” şeklinde konuştu.
“MÜCADELEYE DEVAM ETMEK ZORUNDAYIZ”
Geniş bir perspektiften stratejik değerlendirmeler yapan Emekli Korgeneral Pekin, Türkiye'nin geleceğine ilişkin kararlı mesajlarla sözü tamamladı:
“Türkiye güçlü olmak zorunda. Savunma, ekonomi, teknoloji ve diplomasi birlikte yürümeli. Pes etmeyeceğiz, üreteceğiz, mücadele edeceğiz.”
YOĞUN KATILIM: MEDYA VE AKADEMİDEN BÜYÜK İLGİ
Etkinlik, medya ve düşünce dünyasından geniş katılım gördü.
Katılımcılar programı, “Türkiye’nin güvenlik vizyonunu anlamak adına kritik değerlendirmeler sunan önemli bir oturum” olarak yorumladı.
Hasan BUDAK (TİNGADER Basın Sözcüsü)
Ayhan Yalçın olarak, bu programlarda olmaktan
büyük bir onur ve büyük bu ve bu gibi bu ve bu gibi platformlarda birbirinden değerli insanlarla bir araya getiren çok kıymetli üstadım Müslüm bey’e şahsım adına şükranlarımızı sunuyoruz. Gerçekten çok güzel ve çok anlamlı bir program oldu.